TARİH VE KÜLTÜR BAĞLAMINDA MUŞ ULUSLARARASI SEMPOZYUMU
10.05.2018
Başbakanlık Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Araştırma Merkezi Başkanlığı ve Muş Alparslan Üniversitesi Rektörlüğü ortaklığında Muş Valiliği ve Muş Belediye Başkanlığının destekleri ile 10-12 Mayıs 2018 tarihleri arasında düzenlenen ‘Tarih ve Kültür Bağlamında Muş Uluslararası Sempozyumu’ Sayın Valimiz Aziz Yıldırım’ın katılımlarıyla gerçekleşti.
Muş Alparslan Üniversitesinde yapılan sempozyuma; Valimiz Aziz Yıldırım, Garnizon Komutanı Albay Cem Karoğlu, Belediye Başkanı Feyat Asya, Atatürk Araştırma Merkezi başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan, MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, protokol üyeleri, davetliler, öğretim görevlileri ve öğrenciler ile basın mensupları katıldı.
Sempozyum öncesi Sayın Valimiz, protokol üyeleri ile birlikte Muşlu fotoğraf sanatçılarının sergisinin açılışını yaparak sergiyi gezdiler. Burada ayrıca yöresel Muş yemeklerini de tatma imkânı buldular. Sayın Valimiz Aziz Yıldırım ve beraberindekiler daha sonra sempozyumun yapılacağı konferans salonuna geçtiler.
Kasidelerle Muş videosunun izlenmesinin ardından sempozyum Saygı Duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başladı. Açılış konuşmalarıyla devam eden sempozyumda bir konuşma yapan Valimiz Aziz Yıldırım şunları söyledi; “Mesleğimizin duayenlerinden hem meslek hayatı içerisinde kültürel pek çok çalışma yapmış olan özellikle Kastamonu Valiliği esnasında ve daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığında üst düzey görevlerde bulunan ve en sonunda yurtdışında Türkiye Cumhuriyeti Devletimizi temsil eden kıymetli büyüğüm, bir zamanlar birlikte çalışmaktan onur duyduğum kendisini her zaman bir hocam olarak gördüğüm ve kabul ettiğim çok kıymetli hocamız uzun yıllar İstanbul’da Milli Eğitim Müdürlüğü yaptı. Daha sonrasında Milli Eğitim Bakanlığında kendisi bir eğitmen olarak yetinmeyip kendi tecrübelerini aktarabileceği bir Genel Müdürlükte Öğretmen Eğitimi Genel Müdürlüğünde Genel Müdürlük yapan Ömer hocam. Muş’umuzu İstanbul’da Muşluları orada toplamak suretiyle aynı zamanda Muş’a hizmet etme sevdası içerisinde olan kıymetli hocamız Orhan Sami Gültekin, çok kıymetli hocalarımız çok sevgili öğrenciler hepiniz sempozyumumuza hoş geldiniz.
Böyle bir sempozyum düzenlemek hakikaten Muş’un tarihine ve kültürüne, tarihinin ve kültürünün bilinmesine oldukça hizmet edecektir. Hepimiz bulunduğumuz zaman ve mekân içerisinde geçmişimizde buralarda kimler vardı ve nasıl yaşarlardı sorusunu sorar dururuz. Bunu da bize inşallah çok kıymetli hocalarımız, çok değerli bilim adamlarımız anlatacaklar. Ben işin o kısmına çok girmeyeceğim çünkü değerli hocalarımızın anlattıklarını dinlemek, onlara daha fazla zaman bırakmak bizim başlıca görevimiz olmalıdır diye düşünüyorum. Kıymetli hocalarımız uzaktan ve yakından gelen çok kıymetli bilim adamlarımız sizleri Anadolu’yu bizlere yurt yapan Sultan Alparslan Hanın diyarı Muş ilimizde ağırlamaktan büyük bir onur duyduğumuzu ifade etmek istiyorum.
Muş Sultan Alparslan’ın Anadolu’nun kapısı Malazgirt’i ve bu kadim toprakları bize vatan yaptığı yerdir. Şu anda üzerinde bulunduğumuz bu topraklarda 1071 yılı 26 Ağustos’unda yaşanan muhteşem zafer adeta Anadolu’daki tarihimizin başlangıç noktası olmuş ve bizleri Anadolu ile Anadolu’yu da İslam’la buluşturmuştur. Bu nedenle Muş tarihimizde önemli ve stratejik bir konumda bulunmaktadır. Kıymetli misafirlerimiz, Malazgirt Zaferi aziz milletimizin Anadolu’ya güvenle yerleşilmesine imkân veren bu sayede asırlardır doğu ile batı arasında köprü vazifesi görmüş olan bu toprakların vatan kılınarak Türkiye olduğu tarihin seyrini değiştiren mühim vakalardan birisi olmuştur. 947 yıl önce gerçekleşen ve tarihimizde çok önemli bir yer tutan bu zafer merhum tarihçimiz Osman Turan’ın zikrettiği üzere milletimizin hem şehit olduğu hem de bu sayede yaşama hakkı kazandığı bir var olma mücadelesiydi. Bugün bizlerde aziz şehitlerimizin kahramanca mücadele ederek bizlere miras bıraktığı bu topraklarda Sultan Alparslan’ın ve onun kahraman askerlerinin fedakârlıklarını vefa duygularımızla yâd ediyoruz. Hepinizin malumu bugünkü Anadolu kültürünün temelleri de 1071 yılında atılmıştı. Sizce 1071 yılında Sultan Alparslan Han’ın Bizans imparatoru Romen Diyojen’i yenmesiyle ne oldu? Bakın bu sadece bir savaş değildi bu aynı zamanda bu topraklarda o günden bugüne kadar gerçekleşen büyük bir kültür ve tarih dönüşümünün de bir başlangıç noktasıydı. 1071’de Sultan Alparslan Han o güne kadar yenilmez denilen ve gününün en büyük medeniyeti ve imparatorluğu olarak bu topraklarda hüküm süren Bizans’ın artık Doğu’daki sınırlarını batıya doğru çekmesine sebebiyet veren bir tarihti. Sonrasında eğer biz tarihimizle övünürken Selçuklular bizim atalarımızdı Osmanlılar bizim atalarımızdı diyorsak ve bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti içerisinde bu ay yıldızlı al bayrak altında bu topraklarda özgürce güven içerisine yaşıyorsak bunun başlangıç tarihi 1071’dir. Bugün ortaklaşa paylaştığımız kültürün tarihin temelleri de 1071’den bu tarafa gelmektedir. İnşallah bu sempozyumda bununla ilgili pek çok tebliğ verilecektir. Bunları daha sonra üniversitemiz kitap haline getirecek sizlerin istifadesine veya bugün burada bulunamayanların da istifadesine sunacaktır diye düşünüyorum. Ben bu sempozyumun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Bu seminer belki Muş’ta ilk defa yapılıyor ama son olmaması temennisiyle hepinize saygılar sunuyorum.” Dedi.
Konuşmaların ardından Sempozyum oturumu Atatürk Araştırma Merkezi başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan Başkanlığında, MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat,Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Yüksel Kaştan, Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Görevlileri Dr. Berat Çiçek ve Ahmet Çiçek ve Araştırma Görevlisi Vedat Almalı’nın yerlerini almaları ile ilk gün oturumu başladı.
